Zaman nasıl
da su gibi akıp geçiyor.. Daha dün gibiyken seni ilk kucağıma aldığım gün canım
oğlum, şimdi 1,5 yaşında oldun bile. Her geçen gün ben de seninle birlikte
büyüyorum, büyüyoruz..
Sağa sola
dönmeye başlamalarına heyecenlanırken, emeklemeye sonra da yürümeye başlayacağın günleri iple çekerken,
şimdi bir dakika durmadan koşuyorsun oğlum..
Çooook
hareketlisin, hiiiç durmuyorsun, her anımız 'dur oğlum, atlama oğlum, yapma
oğlum' larla geçiyor. Şİkayetçimiyiz?, hayır tabiki, biz de seninle birlikte koşuyoruz
oğlum.
Evin içinde
yakalamaca oynamak en sevdiğin oyunlardan, nasıl hızlı koşuyorsun, arkanda
geliyor muyuz diye de sürekli bizi kontrol ediyorsun. Gelmezsek, gelip
elimizden tutup kaldırıyorsun bizi, hadi koşun peşimden diye :)
Top oynamak
ise bebekliğinden beri en sevdiğin oyun, boy boy topların var. Babanla top
oynamaya bayılıyor, evde, bahçede, parkta babanla hep top peşinde koşuyorsun, vurdukça
da goooool diye bağırıyorsun. GOL zaten, anne baba dan sonra ilk söylediğin
kelimelerden. Baban şimdiden bir futbol fanatiği olarak yetiştiriyor seni,
takımın mı? tabiki Fenerbahçelisin :)
Bir de
kılıç savaşlarınız var babanla.. Süngerden bir kılıcın var, o kılıcı kaptığın
gibi koşturuyorsun babanın ardından, yakalayınca da gayet sert vuruyorsun daha
şimdiden!
'Kaan, güç
sende artık!' dediğimizde o kılıcı bir havaya kaldırışın var ki, harika!
Su
bidonlarına karşı da bir zaafın var, 5lt ve 19lt lik su bidonlarını yuvarlamaya
bayılıyorsun, zil çalıpta sipariş verdiğimiz yeni su bidonları geldiği zaman
seni tutmak ne mümkün! çıldırıyorsun :).
Arabalar
son zamanlarda en ilgini çeken oyuncaklardan.. Tüm arabaları sıra sıra dizip, hatta
birbirlerine geçirip sürüyorsun.. Sabah gözümü açtığımda yatağımın yanında,
hatta giyinme dolabımızda bile karşıma çıkan renkli arabaların bile güne
gülerek başlamam için bir sebep oğlum..
Müziğe
karşı bebekliğinden beri hep ilgin oldu, ritm duyguna inanamıyoruz. Dans etmeye
bayılıyorsun, duyduğun her müzikte dans etmeye basladığın gibi, babanın
playstationındaki müzikleri duyduğun anda çıldırıyorsun, yaptığın figurlerle
bizi bazen çook şaşırtıyorsun!
Yemekle
aran bebekliğinden beri gayet iyi, her ne kadar bugüne kadar yemek yeme
konusunda beni üzmemiş olsan da bu aralar biraz kahvaltı konusunda seninle
anlaşamıyoruz! her geçen gün seçici olmaya başlamazsın umarım :)
Abur
cuburla henüz tanışmadın, yakın bir zamanda da seni tanıştırmayı düşünmüyorum.
:) Babanın 1 kere sana nutella tattırma gibi bir girişimi olsa da, şu an
nutella yerine kuru incir, kuru kayısı ve üzüm yiyorsun... Her sabah
cornflakeslerin içinden ayıkladığım kuru meyveleri de unutmayalım! İlerde bu
satırları okurken bana kızma olur mu? bu arada nutellaya tabiki bayıldın, ben
kavonozu kaçırıncaya kadar kaç kaşık yediğinizi bilmiyorum!!!
Balonları da çok seviyorsun, rengarenk balonlarımız var evde, arada bir uçan balonlardan da alıyoruz, Angry Birds favorin, evde sen nereye uçan balonun oraya :)
Kelime
haznense her geçen gün artıyor, şu an söylediğin kelimelerle bile gayet rahat
anlaşabiliyoruz ama bu aralar bıcır bıcır konuşma çalışmalarındasın, o dilin
tam çözülünce yandık!, biliyoruz.. :) Bugün elinde oyuncak telefonun aloooo
diyip kendi dilince bıcır bıcır konuşuyordun! yarım yarım kelimelerin ve
aynanın karşısına geçip yaptığın birbirinden farklı yüz mimikleriyle o kadar tatlısın
ki!
Tam bir su kuşusun diyebilirim! geçen yaz daha bebekken denizi çok sevmenden, 4 ay boyunca her gün denize girmenden belliydi aslında. Banyodan bile zor çıkarıyoruz seni, suyla oynamaya bayılıyorsun, bu yaz denizde ne yapıcaz bilmiyorum! Sanırım tüm gün kollukla dolaşıcaksın :)
Geceleri
kendi yatağında uyuyorsun ama sabaha karşı uyanıp uykunu bizim yanımızda
tamamlıyorsun, bu aralar dişin çıkıyor ve seni çok zorluyor diye hiç itiraz
etmeden seni yanımıza alıyoruz ama en yakın zamanda yarım kalan uyku eğitimimiz
seni bekliyor :)
Doğduğundan
beri sevgi dolu bir çocuktun, hiç kimseyi yabancılamadın, kucağına gitmekten
kaçınmadın, başını omuza yaslamaktan çekinmedin, her geçen gün sevgini daha da
belli ediyorsun. Öyle bir sarılıyorsun ki, sımsıkı!!! o yumuk yumuk ellerinle
sen boynumuzdan sarılınca dünyalar bizim oluyor. Şimdi bir de öpmeye başladın
ki öyle dudağını dokundurup çekmek değil, kendi isteğinle biz demeden gelip sarılıp
doyasıya öpmelerin, dünyanın en büyük, en tarif edilemez mutluluğu!
Her gece
seni uyuturken önce dakikalarca birbirimizi öpüyoruz, öpüyoruz, öpüyoruz,
kıkırdıyoruz, her sabah birbirimizi öperek uyanıyoruz, gün içinde altını
değiştirirken bile anne geeel yapıp sarılıyorsun, öpüşüyoruz, en sevdiğin
atıştırmalıkları verdiğimde ya da sevdiğin şarkıyı açtığımızda da hemen minik
öpücüğünü konduruyorsun yanaklarımıza!
Öpmeye
doyamadığım, kokusunu içime çekmeye doyamayacağım canım oğlum, hayatın boyunca
hep böyle sevgi dolu ol, sevgi dolu gözlerle, tıpkı şimdi olduğu gibi
gözlerinin içi gülerek bak hayata!
iyi ki
varsın... Seni çok seviyorum!
Baba der ki : Şu Nutella'da yakalanmasaydık,
iyiydi ! Neyse şimdilik sadece Nutella olarak biliyor. Bu dünyanın
nimetlerinden sen de tadıcan oğlum, merak etme ;)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder