10 Mart 2014

Memeden Kesme


Kaan’ı nasıl memeden keseceğimi düşünürdüm hep çünkü memeye çok düşkün bir bebekti ve emerek uyuyordu.  L 1 yaşını doldurduğunda memeden kesmeyi düşünüyordum ama sonra doktorumun  yönlendirmesi ile 15.aya kadar emzirmeye karar verdim. Kaan 1 yaşından sonra hızla diş çıkarmaya başladı . Bana uykusuz geceler olarak dönen bu süreçte Kaan  iyice memeye düşkün oldu. Diş ağrısı olduğu için gece çok uyanıyordu ve her uyandığında emmek istiyordu çünkü sadece o şekilde tekrar uykuya dalabiliyordu. Son haftalarda artık gecede 7-8 kez kalkmaya başlamıştı,  memeye bağımlı hale gelmişti, emmeden asla uyumuyordu. Bense gece boyu uyanmaktan, kaliteli uyku uyuyamamaktan sabahları çok yorgun kalkıyordum, gün içinde zaten çok haraketli olan oğlumun peşinde yeterince enerji harcıyordum bir de gece uykumda dinlemeyince artık psikolojik olarak da çökmeye başlamıştım.

Kaan’ın 14 aylık olmasıyla memeden kesme konusunu iyice araştırmaya başladım, çocuk doktorumla konuştum, farklı annelerin tecrübelerini okudum ve emzirme danışmanı sevgili Esra Ertuğrul’a danıştım. Esra Hanım’ın bana söylediği ilk şey emzirmeyi bırakmanın bebeğimden çok benim hazır olmam gereken bir zaman olduğuydu. Sonra doktorumda bana aynı şeyi söyledi “tamam, dediğin gün kes, pes etme, sabırlı ol.” Hazır olmanın ne kadar önemli olduğunu bu süreçte yaşadım, ne kadar da doğruymuş!. Araştırırken türlü türlü hikayelerle de karşılaştım, bebeğin bir gecede memeden kesilmesi, zamana yayıp yavaş yavaş kesilmesi, göğüse farklı şeyler sürüp bebeğin memeden tiksinmesinin sağlanması...Her anne farklı bir yol deniyordu, gergindim, bizim için sancılı bir süreç olacağını hissediyordum.

15. ay doktor kontrolumuzun ardından bir gün boyunca kendimi buna hazırladım ve ertesi gün eşime “tamam,bugün başlayalım! “ dedim.


İlk deneyimin gündüz olmasının daha zor olacağını düşündüğüm için gece uykusunda başlamaya karar verdim ve gündüz emzirerek uyuttum.( en azından o an için son kez emzirdiğimi düşünüyordum.) Kaan’la konuşarak artık anne sütünün olmadığını anlatmayı ve memeyi birden kesmeyi planlıyordum. Fakat ilk gecemiz tahmin edemeyeceğim kadar zor geçti.

Tüm gün Kaan’ı gece için hazırlamıştık aslında, parka gittik, koştuk, oynadık, yorulduk, geç saate kadar da uykusu gelmesi için bekledik. Gece banyosunu yaptırdıktan sonra masajını yaptım, dişlerimizi fırçaladık ve odasına gittik. Ona sarıldım, müziğini açtım, zaten iyice uykusu gelmişti, gözleri kapanıyordu yavaşça yatağına yatırıyordum ki çığlık çığlığa bağırmaya başladı, önce kucağıma almadım, biraz konuşup sakinleştirmeye çalıştım, sırtını sıvazladım tekrar yatırmak istedim ama nafile katıla katıla ağlamaya başladı. Çığlıklarına hemen babası gelip kucağına aldı, sakinleştirmeye çalışıyordu fakat Kaan daha da çığlık atmaya ve anne diye bağırmaya başladı, ellerini açmış anne beni al der gibiydi. Oğlumu hiç böyle görmemiştim, hemen kucağıma aldım ama bana çok kızgındı ağlaması durmuyordu, asla babasına gitmiyor, ama benim kucağımda da sakinleşmiyordu, “ahh” diyip bana vuruyordu, sonra sarılıyordu ben sarılmak istediğimde beni itiyordu, bana çok kırıldığını hissettim o an.


İyice kötü olmuştum emzirmek istiyordum, sonra da doktorumun söyledkleri aklıma geliyordu, “sabırlı ol, pes etme! Sen onun iyiliği için birşey yapıyorsun” Kaan sakinleşmedikçe ben de perişan oluyordum, bir yandan sakin ol Pelin diye kendimi telkin ederken mahvoluyordum, Kaan ağlıyordu ben ağlıyordum. Hazır değil miydim acaba??

Artık göğüsüme doğru kapaklanmaya başlamıştı, babası tekrar Kaan’ı benden aldı, ağlarken bir süre sonra babasının omzunda uyuyakaldı ve yatağına yatırdık. Birkaç saat sonra yatağında çığlıklarla uyandı, onu hem memeden keserken aynı zamanda hem de yatağında yatmaya alıştırmanın onun için çok ağır olacağını düşündüm, benim kokuma ihtiyacı olabilirdi o yüzden hemen Kaan’ı yanıma aldım. Önce kendi kendine uyumasınI öğrenmeliydi, sonra yatağına alıştırabilirdim.

Yanıma gelince yine meme aradı, biberonda ısıttığımız sütü verdik, istemedi, eliyle itti, zaten biberon almıyordu çığlık çığlığa ağlamaya başladı, sinirlerim çok bozulmuştu ben de ağlıyordum kocam bir yandan Kaan’ı bir yandan da beni sakinleştirmeye çalışıyordu, “sakin ol Pelin, aşıcaz”.
Kaan’ı sırtını sıvazlayarak sakinleştirmeye çalıştık ve benimle, koynumda sarılarak uyudu.

Sabaha karşı ağlayarak tekrar uyandı, ilk gecemizdi ve çok zorlanmıştı, aslında hepimiz çok zorlanmış, hatta perişan olmuştuk. Kaan’ın ağlamasına daha fazla dayanamadım, kocam da daha fazla zorlamamız gerektiğini söyledi, gögüslerim de çok dolmuştu, emzirdim.


İlk gecenin tecrübesinden sonra Kaan’ı memeden birden kesmenin hiç doğru olmadığına bunu zamana yayarak yapmaya karar verdim. Birden bıraktırırsam Kaan’ın çok etkileneceğini gördüm. Sakin olup, onu ve kendimi üzmeden daha sağlıklı bir şekilde bıraktırabilirdim.Gün içinde emzirmeden uyutmayı, gece de mecbur kalırsam bir iki kez emzirmeyi planladım.

İlk gecenin sabahında gögüslerim inanılmaz süt dolmuştu ve çok ağrıyordu. Nasıl bir gece geçireceğimizi bilmediğim için doktorumun memeyi keserken bana tavsiye ettiği ilacı almamıştım.
Gögüslerimde çok fazla süt birikmişti, göğüslerim inanılmaz şiş ve gergindi, yataktan kalkmakta zorlanıyordum, tüm vücudum anlayamadığım bir şekilde dökülüyordu. Gece çok gerildiğim için böyle olduğumu düşündüm önce.
Kaan’ı emzirmeme rağmen göğüslerim doluydu, hemen gögüslerimdeki sütü sağarak boşalttım fakat bir gögsümde kitleler olmuştu ve onu boşaltamıyordum. Ateşlenmeye başladım bir yandan da çok üşüyordum, yerimden kalkamıycak kadar halsizdim, vücudum beni taşımıyordu.

Kaan’ı gün içinde hiç emzirmeden kucağımda uyuttum ama akşama iyice kötü oldum, doktorumu aradığımda, gögsümde biriken sütün ateş yaptığını ve sıtma nöbeti geçirdiğimi söyledi, vücut ağrılarımın sebebi de gögsümde biriken sütlerdi. Kesinlikle gögsümde kitle kitle olan sütleri boşaltmam gerektiğini, içmem gereken ilacında bu durumda hiçbir işe yaramayacağını söyledi.Göğüsümü iyice boşaltıp, göğüslerimi sıkıca sarmam gerekiyordu, sonra ilacı alabilirdim, 48 saat içinde göğsümdeki sütü bitirecekti. Fakat ilacı aldıktan sonra kesinlikle emzirmemeniz ve gögsünüzü sağmamanız gerekiyor. Ben Kaan’ı yavaş yavaş memeden kesmeye karar verdiğim için emzirmeyi kesinceye kadar ilacı almaktan vazgeçtim. Kitleleri boşaltmak için önce gögüs pompası yardımıyla göğsümü sağdım, sıcak kompres uyguladım ve ılık duşta koltuk altından göğüs ucuna doğru gögsüme masaj yaptım, gögsünüzde biriken sütü çözmenin en iyi yolu bunlar.

O gece Kaan’ı da emzirerek uyuttum ilk önce benim sağlığıma kavuşmam gerekiyordu. Kaan’ı uyuttuktan sonra gögsümü tekrar sağdım, ve gögsüme sıcak kompres uyguladım. Ateşim vardı ama tir tir titriyordum hemen yattım. Kaan o gece 1 kez kalktı, yanıma aldım bana sımsıkı sarıldı ve emzirmeden uyuttum.
  
2.günümüzün sabahında daha iyi uyandım ama gögsümdeki kitle tamamen geçmemişti, apse yapmasından korkuyordum, neyseki ateşim biraz düşmüştü.  Doktorumla tekrar konuştum, ne yap ne et daha kötü olmadan göğsünü boşalt dedi, bazen en iyi çözüm bebeğin emmesidir dedi.
O gün öğle uykusu için ve gece yatırıken Kaan’ı emzirdim. Göğsüme tekrar sıcak kompress ve ılık duşta masaj uyguladım. Çok daha iyiydim. Kaan’ı sabaha karşı yine yanıma aldım ve emzirmeden sırtını sıvazlayarak tekrar uyuttum. Yanımda yatsa bile 3.gecemizde kendi kendine uyumayı öğreniyordu, benim için ilk etapta kendi kendine uykuya dalmayı öğrenmesi önemliydi.

Ertesi gün çok daha iyi bir sabaha uyandım ateşim düşmüş, gögsümdeki kitleyi de çözmüştüm. Gögsümü belirli aralıklarla ama az az boşalttım, tam boşalttığınızda tekrar doluyor, az az boşalttığınızda gittikçe sütünüzün azalacağını göreceksiniz. Ben Kaan’ı tamamen memeden kesmeden ilaç kullanmak istemedim, ilk gecede yaşadığım tecrübeden sonra çok gerekli olursa emziririm rahatlığını yaşamak istedim. O gün Kaan’ı dışarıya çıkardık, parka gittik, dolaştık, dışarda yemek yedik, gündüz uyuduğu 2 uykuyuda arabada uyudu, hiç meme aramadı.

Akşam da banyosunu yaptırdım, gögsümü sağıp anne sütünü bardakta verdim, yatmadan önce emerek aldığı süt ihtiyacını bu şekilde karşılamak istedim. Onu kucağıma aldım sırtını sıvazlayarak ninni söyledim, ilk bir mırın kırın ettiyse de kucağımda anne kokusuyla olduğu için kolayca uykuya daldı, yatağına yatırdım, biraz yanında bekledim, uyanırsa beni görüp kendini güvende hissetmesini istedim. Gece 3gibi uyandı, tekrar yanıma aldım, emmek istemeden hemen uyudu. Yavaş yavaş kendi kendine uyumuyı öğreniyordu!


Sabah erkenden uyandık, 4.günümüzde ilk kez emmeden bir gece geçirmiştik, bir de sabah mememiz var bizim o yüzden meme istemesin diye hemen kalktım ve üzerini değiştirdim, güne başladık. Hem gögsümü boşaltmak için hem de yumuşak bir geçiş süreci yaşamak için bu seferde her sabah yaptığım gibi gögsümü sağıp kahvaltısının yanında bardakta anne sütünü verdim. Gün içinde iyice uykusu gelinceye kadar onu uyutmaya zorlamadım, emmeden öğle uykularını geçirdik. Gece banyomuzu yaptık ve yine anne sütünü bardakta içirdim. Uyumadan önce alıştığı sütünü bu şekilde vererek onu iyice rahatlatmayı amaçlıyordum. Babasının kucağında sakince uyudu ve yatağına yatırdım.  Gece uyandığında yanıma aldım, yine emmeden hemen uyudu aradığı sadece kokuydu artık fakat sabaha karşı inanılmaz ağlayarak uyandı, başına gögsüme koymaya çalışıyor, anneeeeee diye çığlık atıyor yaşlı gözleriyle bana bakıyordu, ilk gece yaşadıklarımızdan sonra onu üzmemeye karar vermiştim, zaten yeterince anlayışlı davranıyordu, memeyi tam olarak bırakmaya yakın olduğumuzu hissediyordum çünkü gece uyanmalarında meme aramadan kendi kendine uyumaya başlamıştı, gündüz emmelerimizde bitmişti, bunlar son krizlerdi o yüzden emzirdim. Ve gerçekten de o sabaha karşı emzirmem oğlumu son emzirmem oldu.

5.günümüzün sabahını takip eden 48 saat içinde gündüzleri emmeden çok uykusu geldiğinde kucağımda bana sarılarak uyudu, akşamları banyosunu yaptırdıktan sonra gögsümü sağıp anne sütünü bardakta içirdim ve odasında müziğimizi açtım, sırtını sıvazlayarak, ninni söyleyerek kucağımda uyuttum, yatağına yatırdım. Ben biraz daha odasında kaldım, uykuya dalma aşamasında arada gözünü açtığında hep beni yanında gördü, gece uyandığında da hemen yanıma aldım, hiç meme aramadan hemen kafasını yastığına koyup uyudu. Artık başarmıştık! Tahminimden de sancılı geçen 1 haftanın sonunda 15,5 aylık meme serüvenimizi bitirmiştik!

Bu sürecin en zor kısmı kesinlikle anne ile bebek arasındaki duygusal bağ diyebilirim. Ben kendimi çok hazır hissetiğimi sandığım gün aslında o kadar da hazır olmadığımı yaşadım oğlumun gözyaşlarıyla. Bu süreçte en önemli şey kendinizi gerçekten hazır hissetmeniz. Bebeğinizi gözlemleyin çünkü her çocuk birbirinden farklı, memeyi bir gecede bırakacak diye bir kural kaide yok, doğduğundan beri onun herşeyi olan memeden onu bu kadar kolay ayırmak ne kadar doğru olabilir ki?? bu durumdan etkilenebileceğini unutmayın. Onun size en çok ihtiyacı olan zamanda varlığınızı hissetmesi, odasında tek başına kalması yerine, yatağının baş ucunda olmanız, gözünü açtığında sizi görmesi ona güç vericektir. Gece uyandığında ise belki sadece sizin sesinizi, kokunuzu duymak istiyor olabilir yanınıza almaktan çekinmeyin.

Kaan artık geceleri uyanmadan sabaha kadar uyuyor ya da 1 kez uyanıyor, uyanırsa hemen yanıma alıyorum bana sarılıyor ve hemen uykuya dalıyor, hala uykuya dalarken benim kokuma ihtiyacı olduğunu düşündüğüm için yanıma almaktan çekinmiyorum. Geceleri rahat geçirmeye başladığımız için ben de uykumu alarak, mutlu bir şekilde uyanıyorum. Bu zor ve sancılı süreçte eşiniz sizin en iyi destekçiniz olmalı, anne baba birlikteliği çok önemli, benim kocam bu süreçte bana çok yardımcı oldu, benim kadar yıprandı ama hiç yanlız bırakmadı, onun desteği ve yardımları olmasaydı çok daha zor atlatırdık. Evet sancılı bir süreç ama sabırlı olun, pes etmeyin, başarabileceğinize inanın! Doktorum bana belirli bir süre sonra bebekler memeye, anne kokusuna bağımlı oluyorlar, aslında gece beslenmelerinin çoğu aç olduğu için değil, senin kokunu istediği için, nasıl uykuya dalacağını bilmediği için, sen ona nasıl uyuması gerektiğini öğreteceksin, onun için iyi birşey yapıyorsun, demişti. Buna inanırsanız herşey daha kolay olabilir. Tüm annelere bu süreçte sabır diliyorum, içgüdüleriniz size en doğrusunu göstericek, bebeğinizi ve kendinizi çok yıpratmadan bu süreci aşabilirsiniz, kendinize inanın...



Baba der ki ; Anne ile çocuk arasında geçen önemli bir dönemeç olsa da Baba’nın rolü önemli bu aşamada.  Ben açıkçası bu sürecin zor olacağını tahmin ediyordum ama bu derece sancılı olacağını düşünememiştim. 2 türlü yorgunluk oluyor ; 1.si mental ki bu en zoru, çocuğunuzun size ihtiyacı var , ağlıyor, kendini anlatmaya çalışıyor, siz isterseniz bu ağlamayı bitirebileceğinizi bile bile ısrarcı bir duruş sergilemeye çalışıyorsunuz ki burada iş en çok babaya düşüyor. Sabahın köründe kucağımda oğlum yanımda karım ağlarken, bu duruşu bozmamak biraz yorucu . İkincisi ise çok bölünen uykulardan dolayı fiziksel yorgunluk. Çocuğun hayatında ilk öğrendiği ve doğduğundan beri düzenli yaptığı şeyi birden bırakmasını beklemenin haksızlık olacağını düşünüyorum. Çocuğu bir travmaya sokmanın bir anlamı yok. Birden  memeden kesmek aynı zamanda kendi yatağında kesintisiz yatmasını sağlamak yerine bunlara kademeli olarak alıştırmak daha doğru. Bu hem çocuk hem ebeveynler için daha kolay bir yol. Bıraktırmayı planlayan herkese kolay gelsin J

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder